TEKİRDAĞ’DA SUSUZLUK KRİZİ BÜYÜYOR: HALK HİZMET BEKLİYOR

Tekirdağ Büyükşehir Belediyesi’nde Dr. Candan Yüceer’in göreve başlamasının üzerinden iki yıl geçmesine rağmen, şehirde temel hizmetlerde yaşanan ciddi aksamalar halkı canından bezdirdi. Özellikle yaz aylarında art arda yaşanan su kesintileri, vatandaşların günlük yaşamını olumsuz etkilerken, TESKİ’nin yetersiz altyapı ve kriz yönetimi, kamuoyunun tepkisini büyüttü.

Vatandaşlar, “Su akmıyor, çözüm yok; sadece açıklama var” diyerek tepkilerini dile getirirken, sosyal medya üzerinden yapılan mizahi paylaşımlar durumu özetliyor:
“Şebeke suyu değil, sabrımız tükendi.”

Giderek artan tepkiler, bir önceki dönem belediye başkanı Kadir Albayrak’a duyulan özlemi de beraberinde getirirken, şehirde “Hizmet nerede?” sorusu daha yüksek sesle sorulmaya başlandı.

Tekirdağ halkı artık; plansızlık, altyapı sorunları ve iletişimsizlikle değil, gerçek ve etkili hizmetlerle gündeme gelmek istiyor.

Bir varmış, bir yokmuş…
Evvel zaman içinde, Tekirdağ denilen bir şehir varmış. Denize nazır, rakısı bol, köftesi meşhur bu güzel memlekette, bir gün çeşmelerden su akmaz olmuş. “Kırk yılın başı musluk açtım, o da boşa!” demiş halktan biri.

Derken sahneye bir doktor çıkmış:
Dr. Candan Yüceer.
“Ben geldim, dertler bitecek” demiş.
Ama gelin görün ki, dertler bitmemiş, hatta “şebekeden daha hızlı yayılmış”.

İlk yıl, belediyecilik kursuna yazılmış gibi başlamış başkanlık:
Park mı yapılsın, su mu aksın, yol mu kazılsın?
“Bir saniye, biz hâlâ plan yapıyoruz” denmiş.
Derken ikinci yıl gelmiş. Plan hâlâ yapılmakta.

Vatandaş suya hasret, ama yöneticiler sosyal medya story’lerinde gayet sulak…
Her paylaşımda bir açılış, her açılışta bir kurdele, ama lavaboda hâlâ kuraklık.

TESKİ desen ayrı bir âlem.
“Su yok ama fatura çok” prensibiyle çalışıyorlar.
Yeni sloganları:
“Bizden su çıkmaz, boru çıkar.”

Ev hanımları tencereyi çeşmeye tutuyor, ama ses sadece içlerinden geliyor.
Gençler duş almıyor diye, Tekira AVM’ye parfüm reyonu önünde trafik oluşmuş.
Köfteciler bile artık “kuru köfte” satıyor, çünkü yıkayacak su yok.

Özlemle anılan bir başka isim beliriyor bu hengâmede:
Kadir Albayrak.
Eskiden su vardı, yol vardı, en azından “çalışıyoruz” diyen adam vardı.
Şimdilerde herkes “nerdesin Kadir baba?” diye söyleniyor.
Hatta Tekirdağ’da artık çocuklara ninni yerine şu söyleniyor:

“Uyu yavrum, sabah olsun, belki sular akar.”

Candan Hanım mı?
O hâlâ “halk belediyeciliği” yapıyor.
Ama halktan kopuk, hizmetten uzak, musluktan da habersiz…

Bir Tekirdağ klasiği haline gelen bu su krizi, artık tarihe şu şekilde geçmeli:

“2024-2025 arası: Şebeke değil, sabır test edildi.”

Velhasıl,
Tekirdağ susuz,
vatandaş uykusuz,
belediye icraatsız,
ama Allah’tan mizah tükenmez.