Tekirdağ halkı, 2024 yerel seçimlerinde umutla sandığa gitmişti. CHP’nin kadın eliyle yönetilecek bir büyükşehir vadininin cazibesi, yıllardır süre gelen sorunların çözüleceğine dair bir inanç oluşturmuştu. Ancak aradan geçen aylar gösterdi ki, Tekirdağ’da değişen yalnızca koltuk olmuş. Şehir ise hala susuzluk, altyapı eksikliği ve koordinasyonsuzlukla boğuşuyor.

Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Candan Yüceer’in, kentin giderek büyüyen temel sorunlarına çözüm üretmek yerine, Cumhuriyet Halk Partisi içindeki siyasi dizayn çabalarına ağırlık vermesi kamuoyunda ciddi soru işaretleri yaratıyor. “Candan Belediyecilik” vaadiyle yola çıkan başkanın, bugün geldiği noktada **“Candan Krizi”**nin mimarı olduğu konuşuluyor.

Susuzluk Sarmalında Tekirdağ

Şehir merkezinde ve bazı ilçelerde yaşanan su kesintileri günlerce sürerken, vatandaşlar “Başkan nerede?” sorusunu sormaktan bıktı. Su krizine dair ne şeffaf bir açıklama yapıldı, ne de somut bir çözüm adımı atıldı. Altyapı projeleri ise ya durduruldu ya da tamamen unutuldu. Üstyapıda da benzer bir tablo var; yollar bozuk, hizmet aksıyor, şikâyetler cevapsız.

Süleymanpaşa’da Güdümlü Aday Tepkisi: Candan’ın Gölgesinde Bayol Hamlesi

“Candan Belediyecilik” anlayışının Süleymanpaşa ayağında da tartışmalı gelişmeler yaşanıyor. Candan Yüceer’in gölgesinde siyaset yapan ve kamuoyunda özel kalem müdürü Cenk Boduç’un güdümündeki isim olarak anılan Gökçe Bayol, CHP Süleymanpaşa İlçe Başkanlığı adaylığını geçtiğimiz günlerde CHP İl Başkanlığı binasında, sembolik anlam taşıyan Kuva-yi Milliye Toplantı Salonu’nda açıkladı.

Ancak bu açıklama, “birlik ve mücadele” ruhunu temsil eden bir mekânda yapılmış olmasına rağmen, parti tabanında adeta bir kırılma etkisi yarattı. Candan Yüceer’in doğrudan desteklediği bu adaylık çıkışı, Süleymanpaşa’da tabanın ve mevcut kadroların dışlandığı, partinin tepe yönetimiyle sahadaki gerçeklik arasında büyük bir kopukluk yaşandığı yönünde yorumlandı.

Candan Yüceer’e yönelik tepkiler giderek artarken, hala siyasi entrika ve dizayn çabaları içinde olması, parti içi tansiyonu yükseltiyor. CHP’liler, belediye yönetiminin halka hizmetten çok örgüt içi pozisyon savaşlarına sahne olmasından rahatsız.

CHP’de İlçe Operasyonları: Parti İçinde Parti

Candan Yüceer’in esas mesaisini, CHP ilçe başkanlıklarında kendi ekibini kurma çabalarına harcadığı iddiaları artık fısıltı olmaktan çıktı, aleni konuşuluyor. Özel Kalem Müdürü Cenk Boduç üzerinden yürütülen bu “ilçe başkanı dizaynı” operasyonları ise partide ciddi çatlaklara yol açmış durumda.

CHP’li mevcut ilçe başkanları ve belediye başkanlarıyla ilişkiler zayıflarken, Tekirdağ siyasetinde neredeyse her güne bir kriz, her toplantıya bir gerilim damga vuruyor. Parti örgütü içinde ‘tek sesli’ bir yapı kurmaya çalışmak, CHP’nin geleneksel tabanını da huzursuz ediyor.

Candan Hanım, Tekirdağ Sizi Bekliyor

Tekirdağlılar artık somut hizmet görmek istiyor. Siyasi hesaplar, kurnaz dizayn planları, kişisel kadrolaşmalar halkın umurunda değil. Onlar musluklarından su aksın, yolları yapılsın, çocuk parkları düzenlensin, trafik çözülsün istiyor.

Bugün Tekirdağ’da “başkanlık koltuğu var ama belediyecilik yok” dedirten bir tablo var. Bu tabloya sebep olan Candan Yüceer’in vakit kaybetmeden siyasi oyun alanından çıkıp belediyecilik sahasına dönmesi şart. Aksi takdirde hem partisinin hem kentin kaybı daha da büyüyecek.

Son Söz: Candan mı, Kent mi?

CHP, Tekirdağ’da yeniden ivme kazanmak istiyorsa Candan Yüceer’in ‘tek adam’ siyasetine dönüşen bu yöntemlerini gözden geçirmeli. Halk ise soruyor: “Sayın Başkan, Tekirdağ sizin için siyasi bir basamak mı yoksa gerçek bir sorumluluk mu?”

Zaman, cevabı eylemle verme zamanı.

Lambadaki Cin Nijat Ayvaz